MEKTUBAT TERCEMESİ  TENBİH

Mektubat Tercemesi Sual ve Cevap
Mektubat Tercemesi Tenbih

İslami sohbet

Tenbih

Kötülükle iyiliğin ve aşağılıkla üstünlüğün böyle bir araya gelmeleri, vücut ile ademin bir araya gelmesidir. Bu ise, iki ters şeyin bir araya gelmesi değildir..

bunun için, olmayacak şey sanılmamalıdır. Çünkü tam vücudun tersi, tam ademdir. Zıl mertebelerinde ise, tam vücuttan aşağı doğru, derece derece inilmiştir. Adem tarafın da, en aşağı olan tam ademden yukarı doğru basamak basamak yükselmişlerdir.

Bunların birleşmeleri, metal atomları ile ametal atomlarının birleşmeleri gibi, çekirdeklerindeki artık elektriklerin birbirlerini itme kuvvetleri, elektron kuvvetleri ile azalarak birbirlerini çekmeğe başlamışlar, iyon şebekesi hasıl etmişlerdir. Atom çekirdeklerindeki protonları biraraya toplayan ve İyilik nurları ile kötülük karanlıklarını bir araya getiren Allahü Tealayı tesbih ederiz. Hiçbir ayıb ve kusur ona kondurmayız.

Sual: Biraz yukarı da, tam ademin de, tam vücude yakın olduğu yazılı idi. Tam iki zıd, iki ters birleşmiş olmuyor mu?

Cevap: İki zıd şey, bir yerde birleşemez. Birinin, öteki yardımı ile durması ve birinin öteki tersi ile sıfatlanması olamaz değildir. Adem, mevcud olabilir. Vücud ile yakınlık hasıl edebilir.

Sual: Adem, nazari, teorik birşeydir. Bunun dışarda var olması, ne demekdir?

Cevap. Adem, yani yokluk deyince, hatıra gelen şey teorik dir, hayaldedir. Fakat, ademin çeşitlerinden birinin sonradan var olmasını söylemek niçin bozmak olsun?

Eski Yunan felsefecilerinin vucüdu ile söyledikleri de böyledir ki, vücut, Vacibül-vücudun zatından başkadır. Çünkü vücut, teorik bir şeydir, dışarıda bulunamaz.

Vacib-ül-vücudun kendisi ise, dışarda vardır. Bunun için ikisi başka başkadır diyorlar. Bunlara ceba olarak da deniliyor ki, vücud deyince akla gelen şey nazaridir, dışarda yoktur. Fakat, vücudun çeşitlerinden biri böyle değildir. Bunun için vücudun parçalarından biri dışarda bulunabilir.

Süal: Yukarıda bildirilenlerden anlaşılıyor ki, Allahu teala’nın sekiz hakiki sıfatı, zıl mertebelerinde vardır. Asıl mertebesinde vücutleri yok dur. Bu ise, doğru yolun alimlerinin bildirdiklerine uygun değildir. Allahü teala, o alimlerin çalışmalarına karşılık bol bol iyilikler versin! Çünkü, bu aliler sıfatların zat dan hiç ayrılmadıklarını ve hiç ayrılamayacaklarını bildirmişlerdir.

Cevap: Söylediklerimizden, ayrılabilecekleri anlaşılmaz. Çünkü bu zıl, o asla lazımdır. Ondan ayrılamaz. Böyle olmakla beraber, yalnız Zat-i tealayı arayan, isimleri ve sıfatları hiç düşünmüyen bir arif, o mertebede yanız zatı bulur.

Hiçbir sıfatı düşünmez. bu, o zeman sıfatlar bulunmaz demek değildir. Görülüyor ki, arefe göre, sıfatlar, Zat-i ilahiden ayrılmış gibi sanılmaktadır. Dışarda ayrılmış değildirler. İçin Ehl-i sünnet alimlerinin “rahmetullahi teala alehim ecma ‘in” bildirdiklerine uygun olur. Bunu iyi anlamalıdır.

Bu açıklamalardan sonra, sözü iyi anlaşılır. bu sözün sahibinin hz. Ali olduğunu bilidiriyor. averdi kitabında bunun hadis-i şerif olduğunu yazmaktadır. Demek ki, ibni hacerin sözü, bunun hadis-i şerif olmadığını göstermemektedir.

Çünkü bir kimse, kendisi ni kötü olarak ve aşağı olarak tanıyınca ve kendisinde ulunan her iyiliğin ve üstünlüğün Vacibül-vücut hazretleri tarafından ödünç verilmiş olduğunu anlayınca, Hak tealayı iyi ve üstün ve güzel olarak tanır.

Süal: Biraz yukarı da tam ademin de, tam vücude yakın olduğu yazılı idi. Tam iki zıd, iki ters birleşmiş olmuyor mu?

Cevab: İki zıd şey, bir yerde birleşemez. Birinin, öteki yardımı ile durması ve birinin öteki tersi ile sıfatlanması olamaz değildir. Adem, mevcud olabilir. Vücud ile yakınlık hasıl edebilir.

Süal: Adem, nazari, teorik birşeydir. Bunun dışarda var olması, ne demekdir?

Cevab: Adem, ya’ni yokluk deyince, hatıra gelen şey teorikdir, hayaldedir. Fakat, ademin çeşidlerinden birinin sonradan var olmasını söylemek niçin bozmak olsun? Eski Yunan felsefecilerinin cüdu ile söyledikleri de böyledir ki, vücud, Vacib-ül-vücudun zatından başkadır. Çünki vücud, teorik birşeydir, dışarıda bulunamaz. Vacib-ül-vücudun kendisi ise, dışarda vardır. Bunun için ikisi başka başkadır diyorlar. Bunlara ceba olarak da deniliyor ki, vücud deyince akla gelen şey nazaridir, dışarda yoktur. Fakat, vücudun çeşitlerinden biri böyle değildir. Bunun için, vücudun parçalarından biri dışarda bulunabilir.

Süal: Yukarıda bildirilenlerden anlaşılıyor ki, Allahü tealanın sekiz hakiki sıfatı, zıl merebelerinde vardır. Asıl mertebesinde vücudleri yokdur. Bu ise, doğru yolun alimlerinin bildirdiklerine uygun değildir. Allahü teala, o alimlerin çalışmalarına karşılık bol bol iyilikler versin! Çünkü, bu aliler sıfatların zatdan hiç ayrılmadıklarını ve hiç ayrılamıyacaklarını bildirmişlerdir.

Cevab: Söylediklerimziden, ayrılabilecekleri anlaşılmaz. Çünkü bu zıl, o asla lazımdır. Ondan ayrılamaz. Böyle olmakla beraber, yalnız Zat-i tealayı arayan, isimleri ve sıfatları hiç düşünmiyen bir arif, o mertebede yanız zatı bulur. Hiçbir sıfatı düşünmez. bu, o zeman sıfatlar bulunmaz demek değildir. Görülüyor ki, arefe göre, sıfatlar, Zat-i ilahiden ayrılmış gibi sanılmaktadır. Dışarda ayrılmış değildirler. İçin Ehl-i sünnet alimlerinin “rahmetullahi teala alehim ecma ‘in” bildirdiklerine uygun olur. Bunu iyi anlamalıdır.

Bu açıklamalardan sonra, sözü iyi anlaşılır. bu sözün sahibinin hz. Ali olduğunu bilidiryor. averdi kitabında bunun hadis-i şerif olduğunu yazmaktadır.

MEKTUBAT TERCEMESİ

Demek ki, ibni hacerin sözü, bunun hadis-i şerif olmadığını göstermemektedir. Çünkü bir kimse, kendisi ni kötü olarak ve aşağı olarak tanıyınca ve kendisinde ulunan her iyiliğin ve üstünlüğün Vacib-ül-vücud hazretleri tarafından ödünç verilmiş olduğunu anlayınca, Hak tealayı iyi ve üstün ve güzel olarak tanır.

İslami sohbet platformu  olarak, Mektubat Tercemesi / Tenbih  Başlıklı konumuzun sonuna geldik başka bir konuda görüşmek dileğiyle Sevgiler saygılar  Dini Sohbet İslamisohbetci.com 

NOT: alıntı

EzeLGenelİslami Sohbet
MEKTUBAT TERCEMESİ  TENBİH Mektubat Tercemesi Sual ve Cevap Mektubat Tercemesi Tenbih İslami sohbet Tenbih Kötülükle iyiliğin ve aşağılıkla üstünlüğün böyle bir araya gelmeleri, vücut ile ademin bir araya gelmesidir. Bu ise, iki ters şeyin bir araya gelmesi değildir.. bunun için, olmayacak şey sanılmamalıdır. Çünkü tam vücudun tersi, tam ademdir. Zıl mertebelerinde ise, tam vücuttan...