İslam’da Mevkii İnsan Sevgisi
İslam’da Mevkii İnsan Sevgisi
Faziletlerin İslam’da Mevkii
İnsan sevgisine büyük önem veren dinimiz İslam’da aldığımız ilham ile kalplerimiz sevgiyle, dolduralım, Allah sevgisiyle gönüllerimizi herkese açalım
Tebliğimde; sevgi, saygı barış e kardeşlik dini olan İslam’da insan sevgisinden bahsetmeye çalışacağım. Dinimiz çok önemli ahlakı kurallar ortaya koymuştur. Bunların en önemlilerinden biri de insan sevgisidir.
İnsan sevgisine büyük önem veren dinimiz İslam’da aldığımız ilham ile kalplerimiz sevgi ,le dolduralım. Allah sevgisiyle gönüllerimizi herkese açalım Allah dostu Yunus Emre’nin ifadesiyle gelin tanış olalım yad isek birleşelim, Sevelim sevilelim, Dünya kimseye kalmaz islami Sohbet
Güzel ahlakın İslamiyet de ne derece yüksek mevkii olduğu izah için, burada bir kaç hadisi şerif meali zikretmekle yetineceğiz.
Güzel huluk, Allah’u Teala’nın yarattığı en büyük şeydir.
Güzel ahlak ve faziletler, cennet amellerindendir.
Ahlak, dinin kabıdır; bir kimsedeki dinin derece ve mahiyeti, ahlakın derece ve mahiyeti ile orantılıdır.
İnsanın, amel mizanına konacak, güzel ahlakdan daha ağır bir şey yoktur. Zira güzel ahlak sahibi olan kimse, oruç ve namaz sahibinin derecesini elbette bulur.
Dinden sonra aklın başı; halka kendini sevdirmek ve herhangi bir iyi veya kötüye karşı hayırla mukabele etmektir.
Güzel ahlaka iyi yapış; zira ahlak itibariyle insanların en iyi olanı, dinen en güzel olanıdır.
İslam, güzel ahlaktan ibarettir.
Allah-u Teala Hazretleri bir kulunun hem hilkat ve suretini, hem de ahlak ve siretinin güzel yaratıp da, onu ateşe yedirmez.
Siz bütün halka mallarınızla iyilik etmeye yetişemezsiniz; öyle ise güler yüzlülükle, güzel ahlak ile yetişiniz.
10-İçinizde en çok sevdiklerim ve kıyamet gününde bana en yakın olanlarınız, ahlakı en güzel olanlarınızdır.
11-Müminlerin inanca en kamil olanları, ahlaken en iyi olanlardır ki, bunlar kendileri ile hoş geçinilir, insanlar ile ülfet eder ve kendileri ile ülfet edilir.
12-Allah’u Teala Hazretleri yüksek ahlakı sever, rezil et ve kötülükleri sevmez.
13-Bir kimsede Allah’a masiyetten kendisini men edecek bir takva, sefihe gelebilmek için bir hilim, insanlar arasında kendisini hoş geçindirecek güzel ahlak veya hiç olmazsa bunlardan biri bulunmazsa, o kimsenin güzel ve iyi amellerinden hiç birine itibar etmeyiz.
Şüphe yok ki, istikamet üzere bulunan bir Müslüman, güzel ahlakı ve kerim seciyesi sayesinde, daima oruç ve namazla meşgul olan kimselerin derecesini bulur.
Şüphe yok ki, bir kul ibadetleri az olduğu halde, güzel ahlakı sayesinde ahiretteki derecelerin en büyüklerine ve menzillerin yükseğine nail olur. Kötü ahlakı sebebiyle de, abidler zümresinden sayılır iken, cehennemin en aşağı derekesini boylar.
Sirkenin balı bozduğu gibi, kötü huy da ameli bozar, güneş kanı nasıl eritirse, güzel ahlak da günahları öylece eritir.
Bir insan, ahlakı kötüleştiği müddetçe, Allah’u Teala’dan hep uzak kalır.
Resul-i Ekrem Efendimiz’in (s.a.v) yüksek huzurlarında “Her gün oruç tutan, bütün gece namaz kılan ve fakat ahlakı fena olan, dili ile komşularına eziyet eden” bir kadından bah solunduğu sırada; “O kadında hayır yoktur, cehennem ehlindendir” buyurması, ahlaki faziletlerin İslam’da ne yüksek bir mevkii olduğunu gösteren en kuvvetli delillerden sayı-labilir.
Dili, ile, eli ile insanlara eziyet etmeyen, onlara her zaman emniyet veren insan, en büyük mümin ve Müslümandır.
Bir kul ahlakını güzelleştirmedikçe, öfkesini yenmedikçe, kendi nefsi için istediğini başkaları için arzu etmedikçe, kamil iman sahiplerinden olama. Amel-i Salih işlemediği halde, yalnız müslümanların hayrına çalışmakla cennete nail olmuş nice kimseler vardır.
Bir kimsenin kalbi dili ile beraber, dili de kalbi ile beraber olup sözü işine muhalif olmaktan kurtulmadıkça ve komşusu şerrinden emin olmadıkça, hakiki mümin olamaz.
Dinin temeli olan La ilahe illellah kelimesi ile, insanların geçtiği yoldan halka ceza verecek ir şeyi kaldırıp atmayı imandan birer cüz sayan da, Müslümanlıktır.
Ancak binde birini buraya naklettiğimiz hadisi şeriflerin mealleri pek açık olarak ispat ediyor ki, İslam’da güzel ahlakın ve faziletlerin pek büyük bir mevkii vardır. Güzel ahlak sahibi olmayanlar, kendi nefislerinde ne kadar abit ve zahit olurlarsa olsunlar, imanın ve İslam’ın hakikatinden nasiplerini alamazlar. Peygamberimiz (s.a.v) Efendimiz o gibilerin ibadet ve ta atina ehemmiyet vermiyor.
İnsan sevgisine büyük önem veren dinimiz İslam’da aldığımız ilham ile kalplerimiz sevgiyle, dolduralım, Allah sevgisiyle gönüllerimizi herkese açalım
İslam’da İnsan Sevgisi
İnsan kemali; fazilet kazanmasından, noksan ise; kötü fiiler den birini yapmasındandır.
Binaenaleyh kötü itiyad Alışkanlık sahipleri, hayatı kaybederler; ruh tezkiyesi ile bu hastalığa karşı koyanlar da, kurtuluşa ve saadete ererler. İslam’da güzel ahlak bir esas, bir gayedir
Peygamber Efendimiz (s.a.v); Ben ancak mekarimi ahlakı tamamlamak için gönderildim diyorlar ki; bu, İslam’ın bir ahlak dini olduğunu en büyük delildir. bu hususta varid olan hadisler pek çoktur. Şurası muhakkaktır ki, İslam’da güzel ahlakın ve faziletin pek büyük bir mevkii vardır. Güzel Ahlak sahibi olmayanlar, ne kadar abit ve zahit olsalar bile, bu ibadetleri onları kurtarmaya yetmez.
Allah dost Yunus Emre’nin ifadesiyle gelin tanış olalım yad isek birleşelim, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz. Seven insanın özünde ve sözünde kin ve nefret yoktur.
Tüm düşmanlıklar dışarıda kalır.
Mevlana, oğlu Sultan Veled’e şöyle nasihatta bulunuyor: “Bahaeddin, eğer daima cennette olmak istersen, herkesle dost ol, hiç kimsenin kinini yüreğinde tutma.
Senin düşmanın da seni sevmesini istersen, kırk gün onun hayrını ve iyiliğini söyle, o düşmanın senin dostun olur. Çünkü gönülden dile yol olduğu gibi, dilden de gönüle yol vardır.
İnsan sadece et ve kemik yığınından ibaret bir varlık değil, ruh ve cisimden oluşan seçkin bir yaratıktır.
Bu her iki yönünün de pek çok arzu ve istekleri vardır.
İnsanın gerek bedeni ve gerekse ruhi ihtiyaçlarını ihmal etmesi mümkün değildir.
Allah’a inanmanın ruhumuza sağladığı güzellik sevgidir.
Birbirimizi sevdikçe de Allah’a gerçekten inanmanın yoluna gireriz.
Sevgi de selam, barış ve esenliği herkese ulaştırmakla oluşur,
Hz. Peygamber şöyle buyuruyor: “İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız.
” Birbirimizi sevmenin ve aramızdaki sevgi bağlarını kuvvetlendirmenin kolay ve bereketli yolu selamlaşmaktır. O halde selamı yaygınlaştırmak, yani herkese selam vermek durumundayız.
(Ariflerin Menkibeleri, A. Eflaki, cl.II, s. 393)
(10) el-Kalem,4
(11) Hadis-i Şerif mealidir
(12) Hadis-i Şerif mealidir
(13) Hadis-i Şerif mealidir
İslami sohbet platformu olarak İslam’da Mevkii konulu makalemizin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Bir başka makalede görüşmek dileğiyle, islami sohbetci Sohbet sitesinden biraz bahsetmek istiyorum. Sitemizde Bayanlar için Dini Sohbet yerler arasında aile gibi bir ortam kurmayı planlıyoruz. Sitemizde saygı çerçevesinde paylaşımlar yapıyoruz. Gelen kişilerin istedikleri konu hakkında doğru bilgiler almasını sağlıyoruz.
SELAM VE DUA İLE…
https://www.islamisohbetci.com/islamda-mevkii-insan-sevgisi/Genelİslami Sohbet
Bir yanıt yazın