islam ve İnsan Dine Göre İnsan Nedir?

islami sohbet

Dine Göre İnsan Nedir?

Dine Göre İnsan Nedir? Fıkıh ilmi insanı yaratanına, kendine ve yakın çevresinden başlayarak bütün insanlara ve tabiata karşı birtakım yükümlülükler taşıyan, buna uygun hak ve yetkilerle donatılmış bulunan sorumlu varlık ve hak süjesi olarak ele alır. İnsan kendisine verilen bu yüce his ve organların kıymetini bilmezse, onları vereni unutur ve ondan gaflet eder. Allah’ın mahluku ve sanat eseri olduğunu ve her an onun terbiye ve gözetimi altında bulunduğunu, onun vermiş olduğu nimetlerle beslendiğini unutur Ona karşı yapması gerekli olan görevlerden yüz çevirir. Evet kendini tanıyan ve yaratılış gayesinin Allah’a kulluk olduğunu bilen insan, bu gayeye uygun hareket eder. Çevremize baktığımızda her varlığın belli bir amaca yönelik yaratıldığını görüyoruz. Bütün varlıkların insan ekseni tarafından odaklaştığı bir sistemde acaba insan niçin yaratılmıştır? Bu soruyu esasen iki yönden incelemek mümkündür. Birincisi, insan dışındaki bütün varlıkların insan merkezli çalışmaları, insana hizmet etmeleri meselesi. Burada da iki durum akla gelir. Ya demek lazımdır ki, insan dışındaki varlıklar insanın vitamin ihtiyacını gidermek için ona meyve veriyor. Hayvanlar protein ihtiyacını karşılamak için et, süt, yumurta gibi gıdaları insana takdim ediyorlar. veya insan, bütün bunları kendi gücü, kuvveti ve kudreti ile yapıyor. Halbuki dikkatle bakıldığında görülüyor ki tüm varlıkların insanın ihtiyaçlarını gidermeye yönelik çalışmaları, insanın onları emri altına almasıyla, onlara üstün gelmesiyle değildir İnsan, hayatını devam ettirmek için gerekli olan ihtiyaçları topraktan, havadan, sudan, ateşten kendi güç ve kuvvetiyle temin edemeyeceği için, İlahi rahmet ve kudret, elmayı ağacın, yumurtayı tavuğun, sütü koyunun eliyle insana ihsan ediyor. Demek bütün bu hadiseler, insanın çok güçlü, kuvvetli ve kudretli olmasıyla gerçekleşmiyor, tam tersine gücü, güçsüzlüğü, zaafı ve aczi için ona yardım ediliyor, elinde olamadığı nimetlerden dolayı ona ihsan ediliyor, bilgisizliğinden dolayı ona ilham ediliyor, ihtiyaçları için ona ikram ediliyor. Allah, insanı bu kainat içinde en seçkin bir surette yaratmıştır. Diğer bütün varlıklardan farklı olarak; ona varlıklardaki fayda ve gayeleri algılayabilecek bir akıl, iyi ve kötüyü doğru ve yanlışı ayırt edebilecek bir vicdan, bütün ilimleri öğrenebilecek bir kabiliyet, bir çok gizli sırları anlayabilecek bir kalp, bütün tatları algılayabilecek bir dil, güzelliklerin bütün inceliklerini görebilecek bir çift göz, her çeşit nağme ve ilahi tespihleri işitebilecek bir kulak vermiştir. Cenab-ı Hak seçkin olarak yarattığı insan, kendisine dost ve muhatap kılmış, gönderdiği semavi kitaplarla ona emir ve yasaklarını bildirmiş, saadet ve istikamet yollarını göstermiştir. Kainatın yaratılması insan için, insanın yaratılması ise ubudiyet içindir. Burada dikkatimizi iki kelime çekiyor: ala ve külliye kelimeleri. Bu iki kelime bize bu vazifeyi yapan daha başka varlıklar da olduğunu haber veriyorlar. Şu var ki, insan ubudiyet vazifeni onlardan daha üstün ve daha külli bir derecede yapabilecek bir istidada sahip. Sözünü etmek istediğimiz bu varlıklar, meleklerle cinlerdir. Bir melek, bir meyveyi tefekkür ederken, dünün şekilsiz, renksiz elementlerinin bugün güzel bir varlık haline gelmeleri , sert ağaçta bu yumuşak meyvelerin çıkmasını hayretle seyreder. Ama o meyvenin tadını, vitaminini, kalorisini düşünemez, tefekkür edemez. Zira, istidadı buna müsait değildir. İnsana bu noktada bambaşka bir kabiliyet verilmiştir. O, aklıyla, hayaliyle sadece hazır eşyayı değil, o anda görmediği nice şeyleri hatta geçmişi ve geleceği düşünebilir. Böylece fikri, düşüncesi, anlayışı ve feyzi külleşir. Eline aldığı bir meyveyi yerken, o anda bir milyonu aşkın canlı türünün sonsuz denecek kadar çok fertlerinin rızıklandıklarını, kendisinin de bu ilahi sofradan faydalanan bir fert olduğunu düşünebilir ve böylece Allah’ın Rezzak ismini külli manada tefekkür etme imkanına kavuşur. islami sohbet  Bütün ilahi isimlerin tecellileri için benzer şeyler söylenebilir. Nur külliyatında, “İyyake na’büdü” “biz ancak sana ibadet ederiz.” ayetinin açıklaması yapılırken, ayet-i kerimede niçin ben değil de biz denildiğine dikkat çekilir ve böyle denilmekle üç ayrı cemaatin kastedildiği dersi verilir. Bunlardan birisi bütün müminler, diğeri vücudumuzda vazife gören ve her biri kendisine mahsus bir ibadetle meşgul olan organlar, hücreler, duygular… üçüncüsü ise bütün bir varlık alemi. Demek oluyor ki insan, bütün varlıklara alemi namına  “İyyake na budu”  diyebilecek Bir kabiliyettedir. İşte tek başına da namaz kılsa ferdiyetten kurtulup bu üç cemaatin ibadetlerini Rabbine takdim eden insan külli bir ibadet yapmış demektir.

-Akıl kuvvetini hikmet dairesinde, şehvet kuvvetini iffet dairesinde, gazap kuvvetini şecaat dairesinde kullanmak

-Muhabbetini ancak Allah’a vermek ve mahlukatı da yine Onun namına, Onun isimlerine ayna olmaları, kemaline işaret etmeleri, cemalinden haber vermeleri cihetiyle sevmek.

-“İbadetin bütün ev nana Müstait bir fıtratta” yaratıldığının şuurunda olup, bütün ibadet çeşitlerin ayrı ayrı feyizlerinden azami ölçüde nasiplenmeye çalışmak.

-Kendisine verilen “kalp, sır, ruh akıl hatta hayal ve sair kuvvetlerin hayatı ebediye yüzlerini çevirmek” böylece bunların her birini kendine mahsus ibadetiyle meşgul etmek. Aczini ölçü alarak Allah’ın kudretini, fakrına bakarak onun rahmetini, noksanlıklarını düşünerek onun kemalini tefekkür etmek. Rabbini sonsuz kemal , rahmet ve kudret sahibi, kendi nefsini ise yine sonsuz aciz ve fakir ve noksan bilmek .

İslami sohbet platformu  olarak  İslam ve insan Dine Göre İnsan Nedir?  makalemizin sonuna gelmiş bulunmaktayız. Bir başka makalede görüşmek dileğiyle İslami sohbetci  Dini Sohbet Sohbet sitesinden Sevgiler saygılar

islamisohbet. İslam’a Göre İnsan Nedir  Dine Göre İnsan Nedir?

https://www.islamisohbetci.com/wp-content/uploads/2022/04/1200x627-kita-es-anlamlisi-nedir-kita-kelimesinin-es-anlamlisi-1633505913126-1024x535.jpghttps://www.islamisohbetci.com/wp-content/uploads/2022/04/1200x627-kita-es-anlamlisi-nedir-kita-kelimesinin-es-anlamlisi-1633505913126-300x300.jpgEzeLGenelİslami Sohbet
 islam ve İnsan Dine Göre İnsan Nedir? islami sohbet Dine Göre İnsan Nedir? Dine Göre İnsan Nedir? Fıkıh ilmi insanı yaratanına, kendine ve yakın çevresinden başlayarak bütün insanlara ve tabiata karşı birtakım yükümlülükler taşıyan, buna uygun hak ve yetkilerle donatılmış bulunan sorumlu varlık ve hak süjesi olarak ele alır. İnsan kendisine verilen...