İman ile Amel Arasındaki Bağ
Allah’a ve Hz. Muhammed’in Allah tarafından getirip haber verdiği şeylere yürekten inanan kimse, herhangi bir sebeple ibadet görevini yapmaz ve haram olan şeylerden sakınmazsa imanını yitirmiş olmaz.

islami sohbet

Iman Amel Iliskisi 84592 M

İman, Amel, Bağ, İslamisohbetci.com

Çünkü iman ile amel, birbirinden ayrı şeylerdir

Başka bir ifade ile amel, imandan bir parça değildir. Bunu bir örnekle açıklayalım: Günde beş vakit namaz kılmak, müminlere farzdır, yani Allah, ancak olgun mü’minerden razı olur. Olgun mü’min olmak için de iman ile birlikte ibadet etmek ve güzel ahlaka sahip olmak gerekir.

Hiç şüphe yok ki, ibadet, imanın bir göstergesidir. Sadece, inandım demek yeterli değildir. Kalbdeki iman ışığının sönmemesi için ibadet gereklidir. Allah’ın emirlerini yerine getirip yasaklarından sakınmak, iamnı kuvvetlendirir. İbadet görevini yapmayan kimsenin kalbindeki iman yavaş yavaş zayıflar ve Allah korusun, günün birinde sönebilir. Bu ise insan için en büyük kayıptır.

İmanın Sahih ve Makbul Olmasının Şartları

İmanın sahih ve makbul olması için üç şartın bulunması lazımdır. İman ümitsizlik halinde olmamalıdır. Hayatı boyunca inanmamış olan bir insanın, yaşama ümidi kalmayıp, ölümle burun buruna geldikten ve cehennemdeki yeri kendisine gösterildikten sonra iman etmesinin bir faydası yoktur. İnanmış olan bir kimse, dinin kesin olarak hükümlerinden herhangi birini inkar edici söz ve davranışlarda bulunmamalıdır.

Mesela, dini hükümlerden olduğu kesin olan namaz, oruç, hac ve zekat gibi bir hükmü inkar eden kimse Allah korusun imanını kaybetmiş olur. Çünkü, dinin hükümleri bir bütündür, bunlardan birini inkar etmek hepsini inkar etmek demek dir. Dini hükümlerin hepsinin güzel olduğu kabul etmeli ve bunların arasında bir ayırım yapmamalıdır. Dini hükümlerden herhangi birini beğenmemek imanın yok olmasına sebeptir.

İman Huzur ve Mutluluk Kaynağıdır

İman, insanın en değerli hazinesidir. Karanlık ile aydınlık bir olmadığı gibi, inanan insan ile inanmayan insan da bir değildir. İnanan insan da bir değildir. İnanan insanın, Allah katında ve insanlar yanında üstün bir yeri ve değeri vardır. Allah, mümin olan kullarını sevdiği gibi, insanların güvenini kazananlar da bu inanan insanlardır. İmanlı insan, huzurlu ve mutlu kişidir.

Çünkü inanan insan, bir gün Allah’ın huzurunda yaptıklarının hesabını vereceğine inandığı için, Allah2a e insanlara, hatta diğer canlılara karşı olan görevlerini en iyi bir şekilde yerine getirmeye çalışır. İşinde ve sözünde ölçülü olur. Her türlü aşırılıklardan  sakınır,. Ailesine, çevresine, tüm insanlara ve hatta hayvanlara karşı şefkat ve merhamet gösterir.  Felaketler karşısında sarsılmaz, ümitsizliğe düşmez, Allah’a sığınır ve güvenir Bütün bunlar, insanın huzurlu ve mutlu olmasını sağlar.

Tasdik Eden ve İnkar Eden İnsanlar. İman yönünden insanlar üç kısımdır
Mümin: Allah’a ve peygamberine inanan, peygamberin, Allah tarafından haber verdiği her şeyin doğru olduğunu yürekten tasdik eden ve imanını dili ile de söyleyen kimsedir.
Kafir: İslam’ın iman esaslarını kabul etmeyen, yani Allah’a ve peygamberine inanmayan kimsedir.
Münafık: Allah’a ve peygamberine, inandığını söyleyip mümin olarak göründüğü halde kalbiyle inanmayan, içi dışına uymayan kimsedir.

slami sohbet platformu olarak  islamisohbetci Sohbet sitesine hoş geldiniz, sitemizde Bayanlar için Dini Sohbet yerler arasında  aile gibi bir ortam kurmak istiyoruz 

sohbet#kelebek#mirc# sohbetchat# chat# sanal alem, lafazan, Müslümanlar sohbet#mobil sohbet#sevdasohbet# zurna# islamisohbet#dini sohbet#istanbul sohbet odaları# gurbetçi sohbet#almanya sohbet odaları  tasavvuf sohbet odaları islami chat evlik  alanlarında hizmet vermekteyiz. 

SELAM ve Dua ile

EzeLGenelİslami Sohbet
İman ile Amel Arasındaki Bağ Allah'a ve Hz. Muhammed'in Allah tarafından getirip haber verdiği şeylere yürekten inanan kimse, herhangi bir sebeple ibadet görevini yapmaz ve haram olan şeylerden sakınmazsa imanını yitirmiş olmaz. islami sohbet Çünkü iman ile amel, birbirinden ayrı şeylerdir Başka bir ifade ile amel, imandan bir parça değildir. Bunu bir örnekle...